26.11.2017

Fatih’te Cami-Gençlik Buluşması

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz Diyanet İşleri Başkanlığı'nca başlatılan Cami-Gençlik Buluşması etkinlikleri kapsamında, Fatih Camii’nde gençlerle sabah namazı kıldı.

İstanbul Müftüsü Yılmaz, İstanbul Müftü Yardımcısı Veysel Işıldar ile Fatih Müftüsü Vehap Kapıcıoğlu, Fatih Camii’nde gençlerle sabah namazı namaz kıldı. Kur'an-ı Kerim tilaveti ve tesbihatın yapıldığı buluşmada, dualar edildi. İstanbul Müftüsü Yılmaz, namaz sonrası yaptığı konuşmada, özellikle son yıllarda artan terör olayları ve yanlış cihat anlayışına değindi. Cihadın, Kur’an-ı Kerim’de özellikle insanoğlunun Müslüman olarak inşa edilmesi adına kullanılan bir kavram olduğunu belirten İstanbul Müftüsü Yılmaz, “Kitab-ı Kerimimiz insanın yaratılış gayesini kulluk olarak ifade etmekte ve bu kulluğa yükselmenin yolunu ibadet, salih amel ve cihat gibi kavramlarla anlatmaktadır. Bunların birbirini besleyen özelliklerine vurgu yapmaktadır. İçtihat olmadan cihat olmaz, hikmet olmadan hüküm olmaz, irfan olmadan ilim olmaz. Cihat, Allah yolunda, Allah’ın dini uğruna cehd etmek, gayret sarf etmek, bu uğurda mesai harcamak, İslam’la insanlar arasındaki engelleri kaldırmak manasınadır. Dolayısıyla cihadın; içe ve dışa dönük olmak üzere iki boyutu vardır. Allah Teala nefsi Müslüman etmek, nefsi Allah’a kul etmek adına yapılacak olan gayrete ve savaşa gerçek manada ‘cihat’ diyor. Allah Resulu (SAV), savaştan dönülen bir günde “Biz bugün küçük cihattan, büyük cihada döndük” diyerek gerçek cihadın, özümüzdeki, içimizdeki nefisle mücadele olduğunu belirtiyor. Bir de içtimai olan cihadımız var ki, “Emr-i bil maruf” davet, tebliğ gibi isimlerle anılan toplumlara İslam’ın güzelliğini önce kendi ahlaki tavırlarımızla sergilemek. Sonra şifahi olarak, sözlü olarak bunu anlatmak ve olabildiğince güçlü bir içtimai yapı oluşturarak her türlü kötülüğün, şerrin yayılmasına engel olmak manasınadır.” dedi.

Cihatla birlikte kıt’al kavramına da açıklık getiren İstanbul Müftüsü Yılmaz, şunları söyledi:

Cihat toplumsal çabalar, gayretler ve bu manada yapılan hizmetlerdir. Cihat çok şumüllü bir kavramdır. Kıtal’i de içine alır. Kıtal aslında Müslümanların kendilerine doğrudan doğruya zulmeden, hayat hakkı tanımayanlara karşı yapmak durumunda kaldığı savaşı ifade etmektedir. Kıt’al’le ilgili olmak üzere devletin yetkililerine Hac suresindeki ayetin nüzulüyle izin verildiğini görüyoruz. Kıt’al’e bu işle yetkili ulemanın içtihadı ve sonuçta devletin kararıyla verilir. Bugün bir takım insanların cihat adına terör estirmeleri aslında Müslümanların başını eğdiren bir husustur. Bunların yaptıklarının İslami cihatla uzaktan yakından ilgisi yoktur. Aslında bunları Müslüman saymak bile mümkün değildir. Çünkü, topluma başkaldırmayan, savaş ilan etmeyen insanların canlarına haksız yere kastetmek İslam’ın asla kabul edeceği bir husus değildir. İslam’ı lekelemek üzere birtakım kuvvetler tarafından yapılan bir algı operasyonudur.”